10 Eylül 2009 Perşembe

DİNLEMELİ-OKUMALI-SEYRETMELİ İŞLER :) - 10.09.09

DİNLE: Bu hafta sizlerle paylaşmak istediğim grup, Die fetten Jahre sind vorbei (Eğitmenler, 2004) filminin vurucu final sahnesinde çalan Jaguar adlı şarkı ile tanıdığım beige GT. Almanya çıkışlı grup elektronik tabanlar üzerinde yükselmeyi seven ve punk, indie tınıları ile şarkılarını destekleyen bir grup. Dinlediğim şarkılar çerçevesinde söyleyebilirim ki, grup değişik tarzlar arasında gezinmeyi seven, bu bağlamda geniş kitlelere hitap etme potansiyeline sahip bir oluşum.


sitesinden şarkılarına ulaşılabilecek olan bu güzide Alman grubuna bir kulak vermekte fayda var.


OKU: Sadizm kavramının çıkış noktası Marquis de Sade'ın Erdemle Kırbaçlanan Kadın adlı kitabı, sert üslubu ile insanın sahip olduğu iddia edilen(!) değer yargılarına korkusuzca saldıran bir başyapıt. Kitapta gösterdiği her erdemli davranışta acımasızca cezalandırılan Justine'in başından geçenler anlatılırken, yakalanan hava yapıtın sanki bir felsefe metni izlenimi oluşturmakta. Zira Justine'in karşılaştığı "kötü adamlar"ın kişiligini tasvir etmedeki abartılar, yine bu kötü kişilerin -kendilerinden hiç de beklenmeyen bir şekilde- verdigi felsefi demeçler bu savı destekler nitelikte. Eserde Justine'in saflığı ve başına gelenler, bir süre sonra okuyucunun gözüne sokulur bir halde anlatılmaya baslanmıs ki bu durum zaman zaman sinirleri de geriyor acıkçası. Muhtemelen Marquis de Sade'in okuyucunun dikkatini çekmek ve derdini ele güne gösterebilmek amacıyla başvurduğu bu teknik kitabı etkisini arttırmakta. İnsanlığın masumiyetine güvenenlerin özellikle okuması gerek bu kitabı diye düşünmekteyim.


İZLE: Geçtiğimiz yılın en çok ses getiren yapımlarından biri olan Hunger (Açlık) İrlanda'nın özgürlük mücadelesi ve Bobby Sands'in direnişini
; öncüllerinden farklı bir yol izleyerek, bir kahraman yaratma yoluna gitmeyerek ekrana taşıyor. Yönetmen Steve McQueen bu ilk filminde bu mücadelede İngiliz Hükümeti'nin baskıcı tutumunun sonuçlarını insan vücudunun iflası üzerinde göstermeyi amaçlamış. Bu anlamda F tipi cezaevlerinin insan ruhu üzerindeki etkisine eğilen Sonbahar (Özcan Alper) ile bütünlük oluşturan film, birçok festivalde Sonbahar ile beraber gösterilmişti. Kendi gerçekliğini yaratarak çarpıcı sahnelerle izleyiciyi diken üzerinde oturtan, Michael Fassbender'in inanılmaz oyunculuğunu kattığı bu film, bahsedilen olaya değişik bir açıdan bakmak için ideal bir film.